8 Ekim 2012 Pazartesi
Dear Autumn
Sevgili Sonbahar,
Sana bu satırları Küçükyalı'daki yeni yerleşim mekanımdan yazıyorum. Geçici olmasını umarken baya kalıcı yerleştiğim şu koca ocağında benden mutlusu yok inan ki. Beni özledin mi dersen bir gram özlemedim. Zira ben kışı senden pek çok pek çok severim. Ama ziyan yok, madem geldin çok sululuk yapmadan, tadında bırak git. "Yağmur yağar ıslanırsın vay aman" kafaları yalnızca evde nescafe+sürükleyici roman kombininde işe yarıyor.
Kombin demişken kendimi Hakan Akkaya ve fedailerinden soyutlamaya karar verdim. Zaman geçmiyor ki bir saçmalık daha eklemiyim hayatıma. Geride bıraktığım 4 ay, hasretim ve belirsizliklerin yanında genel anlamıyla "Bomboş" geçti. Buna bir de moda avcıları saçmalığı eklenince, aman yarebbi! Feci bir dibe vuruş, saçma sapan konuşmalar, herkesin üstünü başını "kombinini" incelemeler. Yahu nerede kaldı bizim saygımız, sevgimiz, alçak gönüllülüğümüz. Bizde ayıptır böyle şeyler, değil midir? Biz çocukken haftada belki 2 kıyafet giyerdik, bayrama yenisi alınırdı. Kimse kıyafeti hakkında konuşmazdı. Hey gidi şimdi bir giydiğimizi dolabın derinliklerine gömüyoruz. Neymiş efendim: "Sıkıldım!" veyahut "Değişikliğe ihtiyacım var!". Oooldu Melahat. Yok valla ben sizinle beraber yozlaşmamaya karar verdim. Onun yerine kendime daha güzel uğraşlar bulurum. Belki buralara içimi dökerim,kitap okur film seyrederim.
İş de aramalı ama işte sağımız solumuz da belirsiz. Hiç anlamadım hangi art niyetli, pis, kıskanç, iğrenç kişinin planlarımızda ve mutluluğumuzda gözü kaldı da biz hala kuramadık evimizi barkımızı? Bi şey diyim mi: Hiiç boşa sevinme kem gözlü, nerede olsa mutlu olur aşık olan, alçak gönüllü olan. Pek şükür burda da happy, nerde de cappy?
O zaman bir de bizim adak meselesi var. Dünyanın ennnnn zor adağını adayalı yıllar geçti ama bir türlü gerçekleştiremediğimden evrene sürekli negatif negatif mesajlar gönderiyorum. Bi olumsuzluk, bi sıkıntılı haller falan. Ne yapıyoruz? Hemmen zor mor demeden adağımızı gerçekleştirip partner sinerjimizi geri kazanıyoruz. Ya sktolup gidiyoruz bu diyarlardan ya da feleği alt etmek üzere çember çomaklamaya adıyoruz kendimizi.
Hoppala yarim kış gelmeden biz kaçalım ayıp olmazsa, hı?
3 Ağustos 2012 Cuma
Refusal of Entry Clearence
An itibariyle bir ay bir haftalik evli ve kocasini yalnizca evliligini takip eden ilk hafta gorebilmis biri olarak actigim davanin olumlu sonuclanmasini bekliyorum. UK Border Agency, if you don't want me to come over that's fine, but you're not going to get my husband either! So just accept it and give my visa! Burdan koydeki akrabalarima, komsumuz Elife ve annemlere selam gonderiyorum.
23 Mayıs 2012 Çarşamba
Geri say geri say ama geri adim atma...
Eveet hayatimin en buyuk donemeclerinden birine varmis bulunuyorum. Yaklasik bir ay sonra hayatimi medeni durumu degismis halde idame ettirecegim. Peki bunun neresi heyecanli? Heyecanli tarafi soyleyeyim: Hayatinin her gununu, her gecesini, her dakika ve saniyesini bikmadan yaninda gecirebilecegini bildigin birini bulmak ve onunla yeni bir hayatin tamamini gecirecegine olan tam, kusursuz, tereddutsuz inanc.
Simdi benim iyiligimi dusunenlerin kat be kat mutlu, iyi olmalarini, kotulugumu dusunenlerin iflah olmalarini, benimle bu heyecani paylasan tum sevdiklerimin daha iyilerine kavusmalarini diliyorum sadece.
Sanirim ben cok coskuluyum, bunlari unutmamali, herkes bunlari yasamali! Boyle hissetmeli. Geri donup baktiginda, icinde azicik bir sikinti oldugunda geri donup bu hissettiklerini hatirlamali. Hic vazgecmemeli, hep sevebilecek kadar fedakar olabilmeli. Umarim ben de o kadar fedakar bir hayat gecirebilirim. Zaman gosterecek. Son 29 gunde bana sevdanin yollari...
Mutlu ben! Pir pir pir
8 Şubat 2012 Çarşamba
Sıkılmak
Sanirim bu kis boyunca bastan sona, her bir gun yalnizca bunu yaptim: sıkılmak! Acaba bu kadar gunesi seven ben, karanlik bir memlekette yasadigimda mutsuz olacak miyim? Mumkun mu? Hayir, cunku hayat isigim yanimda olacak maaaan. O zaman dunyanin herhangi bir yerinde olmak ne fark eder ki? Yaninda olmasini istedigin insan, hic ayrilmamacasina yaninda kalacaksa yerin ne onemi var ki? Hic bi onemi yok!
Ama yine de sikilmaktan kendimi alamama sebebim cevremdeki yalan insanciklar. Yazik ki kendi dunyalarinda her seyden soyut, iyi insanlar olarak yasadiklarini dusunuyorlar ama aydinlanmaktan cok uzaklar. Cunku kendine bakmayi bilmeyen kisi aydinlanamaz. Baskasindan bir seyler bekleyebilecek kadar kendine guvenen bir insan olamadim. Kimseden, kimseden, hic kimseden. Sanirim hic anlamayacagim. Gerek de yok zaten. Hayatimin boyle bos ve anlamsiz gecmesi gereken toplamda 130 kusur gunu var. Umarim kendimi cok sikmam, ben bana lazimim. Daha vok gezicez. Burda da paylasicaz. Milat olacak, yuce bir el, sihirli bir baslangic olacak. Gercek dostlarimdan ayri kaldim bir suredir, ondan bu melanloli. Derhal gorusulmeli.
Ama yine de sikilmaktan kendimi alamama sebebim cevremdeki yalan insanciklar. Yazik ki kendi dunyalarinda her seyden soyut, iyi insanlar olarak yasadiklarini dusunuyorlar ama aydinlanmaktan cok uzaklar. Cunku kendine bakmayi bilmeyen kisi aydinlanamaz. Baskasindan bir seyler bekleyebilecek kadar kendine guvenen bir insan olamadim. Kimseden, kimseden, hic kimseden. Sanirim hic anlamayacagim. Gerek de yok zaten. Hayatimin boyle bos ve anlamsiz gecmesi gereken toplamda 130 kusur gunu var. Umarim kendimi cok sikmam, ben bana lazimim. Daha vok gezicez. Burda da paylasicaz. Milat olacak, yuce bir el, sihirli bir baslangic olacak. Gercek dostlarimdan ayri kaldim bir suredir, ondan bu melanloli. Derhal gorusulmeli.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)